Üniversite Öğrencileri için 5 Stres Kaynağı

2022-06-03

Üniversite öğrencileri özel bir grup olarak okul, aile, toplum, bireysel benlik vb. birçok yönden baskı altındadır. Ve toplumun hızla gelişmesiyle birlikte, üniversite öğrencilerinin psikolojik baskısı her geçen yıl artan bir eğilim göstererek daha da ağırlaşıyor. Peki, üniversite öğrencileri için temel stres kaynağı nedir? Günlük yaşam olayları stresin ana kaynağı olup, bunlardan en sık karşılaşılanları ders çalışma, istihdam, kişilerarası ilişkiler, aşk, iletişim, gelecek, ekonomi gibi sorunlardır. Stresten daha iyi kurtulmak için stresin kaynağını anlamak için gelin hep birlikte göz atalım.

https://cdn.coolban.com/ehow/Editor/2022-06-02/6298822ec63f7.jpeg

Kaynak 1: Çalışma baskısı

Çalışma baskısı, üniversite öğrencilerinin karşılaştığı en önemli baskı kaynağıdır. Her şeyden önce, öğrenme baskısının bir kısmı, gösterdiğiniz ana daldan geliyor, bu da favoriniz olmayabilir; ikincisi, kursun yükü çok ağır, öğrenme yöntemi sorunlu ve uzun vadeli zihinsel gerginlik ayrıca baskı getirecektir; daha sonra çeşitli sertifika sınavlarına ve lisansüstü giriş sınavlarına katılmak, test baskısı vb. Öğrenme baskıları arasındaki rekabet baskısı yine bir numaralı baskıdır. Akademik başarı veya başarısızlık, onur, burs, mezuniyet belgeleri, derece sertifikaları vb. dahil olmak üzere doğrudan kendi çıkarlarıyla ilgili olacaktır. Bu nedenle, öğrenciler en fazla öğrenme baskısını hissederler.

Kaynak 2: İstihdam baskısı

Son yıllarda, her yıl mezun olan insan sayısı artıyor, pazar talebi nispeten doymuş ve üniversite öğrencileri genellikle yüksek istihdam beklentilerine sahipler, bu nedenle istihdam da onları önemli ölçüde baskı altında hissettiriyor.

https://cdn.coolban.com/ehow/Editor/2022-06-02/629882450aa33.jpeg

Kaynak 3: İletişim basıncı

Kişilerarası iletişim önemli bir stres kaynağıdır ve fiziksel ve zihinsel sağlığın korunmasında ve iyileştirilmesinde ve sosyalleşmesini teşvik etmede önemli bir rol oynar. Farklı bölgelerden, farklı yaşam alışkanlıklarından, kişilik özelliklerinden, kişisel hobilerinden, aile geçmişlerinden vb. geldikleri için üniversite öğrencilerinin kişilerarası ilişkileri çok karmaşık hale gelir. Çocukluktan itibaren kişilerarası iletişim eğitiminin verilmemesi nedeniyle, bazı öğrencilerin iletişim bilişinde ve iletişim becerilerinde belirgin eksiklikleri vardır, bu nedenle kişilerarası iletişimdeki çatışmaları düzgün bir şekilde ele alamazlar. Kişiler arası iyi bir ilişkiye sahip olamamak, çoğu zaman insanları sıkışık, özgüvensiz ve hatta kendini suçlu hissettirir.Bu durum ne kadar çok olursa, geri çekilmek ve bir kısır döngüye girmek o kadar kolay olur ve kendilerini kurtaramazlar.

Kaynak 4: Aşk baskısı

Üniversite öğrencileri için romantik bir ilişki sadece bir ilişki değil, aynı zamanda özdeğerin tanınmasıdır. Lovelorn sadece duygusal desteği kaybetmekle kalmayacak, aynı zamanda kendine güveni de vuracak ve bazı olumsuz duygulara yol açarak normal öğrenmeyi ve yaşamı etkileyecektir. Ayrıca, psikolojik olarak olgunlaşmamış olmaları ve sosyal deneyim eksikliği nedeniyle, aşk konusunda genellikle fazla duygusal ve romantiktirler; bu da aşka düşkünlük veya hamilelik gibi bazı büyük stresli olaylara neden olma olasılığı daha yüksektir.

https://cdn.coolban.com/ehow/Editor/2022-06-02/62988264566c5.jpeg

Kaynak 5: Ekonomik baskı

Fakir üniversite öğrencileri için ekonomik sorunlar, psikolojik baskılarının önemli bir kaynağıdır. Bazı üniversite öğrencilerinin ebeveynleri işten çıkarılmış ve aile ekonomisi büyük ölçüde etkilenmiştir.Bütün gün endişe içindeler.Bir an önce ailelerine yardım edebileceklerini umuyorlar.Güçsüz, çoğu zaman çaresiz ve hüsrana uğramış durumdalar. Bazı velilerin çocuklarından beklentileri çok yüksektir ve ekonomik durumları çocuklarının mevcut durumuna ayak uyduramaz.Öğrenciler günlük yaşamlarının aksine bir aşağılık kompleksi yaşarlar. Her zaman başkalarının onları küçümseyeceğinden ve sınıf arkadaşları arasında kasıtsız bir şaka veya davranışın kalplerini derinden yaralayacağından endişe duyarlar.